Geçtiğimiz yıldan itibaren hayatımıza birçok yeni kavram girdi, tanıdığımız ve bildiğimiz kavramları sorgular olduk. Eğitim sektörü için uzaktan eğitim veya diğer adlarıyla e-öğrenme/online eğitim, bu kavramların başını çekiyor.
Online görüntülü konuşma ve toplantı platformlarıyla az çok herkes tanıştı. Örgün eğitim ve yüz yüze verilen dersler, tüm dünyada uzun süre dijital olarak yürütüldü. Peki, ne daha iyi olabilirdi? Online derslerin daha verimli olması için nelere dikkat etmeli?
Gelin, birlikte etkili uzaktan eğitim için dikkat edebileceğiniz 10 ipucunu inceleyelim:
İyi hazırlanın
Uzaktan eğitimde düzeni sağlamak ve sürdürmek yüz yüze eğitime göre daha zorlayıcı olabiliyor. Bunun için her ders için uzaktan eğitim ders programı hazırlamalı, net bir yapı oluşturulmalı ve öğrencilerle paylaşmalısınız. Böylece onlar da ne bekleyeceklerini bilerek derse hazırlıklı gelebilir.
Aynı zamanda teknik açıdan da hazır olmak gerekiyor. Dijital teknolojileri nasıl kullanacağınızı mutlaka öğrenin. Tahtanız, kürsünüz ve diğer ders anlatma araçlarınızın yerinde artık ekranınız ve dijital ekipmanlarınız var. Onlara ne kadar hakim olursanız dersiniz de o kadar verimli geçer. Sizin gibi uzaktan online eğitim verenlerle “prova ders” yapmak ve fikir alışverişinde bulunmak yararlı olabilir.
Sabit dijital “sınıf” ortamı yaratın
Uzaktan eğitime dair bir araştırmaya göre öğrenciler yalnızca dersin anlatılma anını değil, öğretmenle ve dersle ilgili tüm etkileşimleri (yazışmalar, duyurular, ödevler, ders yapısı) bütün halinde bir öğrenim deneyimi olarak değerlendiriyor.
Bu nedenle olabildiğince az ve öz platform kullanarak, tüm dersleri, sınavları, ödevleri tek yerde düzenlemekte fayda var. Fiziksel eğitim ortamındaki düzenli ve kurallı, her şeyin sistemli şekilde birbirine bağlı olduğu yapı öğrencilerin detaylara kafa yormadan dikkatlerini derse verebilmelerini sağlıyor. Uzaktan eğitimde de aynı yapıyı sağlamak için uzaktan eğitimde gerekli özellikleri entegre şekilde sunan, hatta Zoom ve Microsoft Teams gibi uygulamaların altyapılarını tek bir yerde toplayan Vedubox gibi sistemleri kullanabilirsiniz.
Dijital ölçme-değerlendirme yöntemlerini keşfedin
Uzaktan eğitimin kafaları karıştırdığı önemli bir nokta ölçme değerlendirme faaliyetleri. Sınavlar nasıl yapılmalı, çoktan seçmeli mi, yazılı mı, yoksa asenkron yazılı ödev mi uygulamaya konulmalı, etik ve güvenlik bir ihlal yapılmadığı nasıl kontrol edilmeli, neye göre değerlendirilmeli… İstikrarlı ve düzenli bir ölçme-değerlendirme sistemi kurmak öğrencilerin performansı için son derece önemli.
Neyse ki bu konuda da imdadımıza koşan teknolojik imkanlar var. Vedubox’ın online sınavlarda kullanabileceğiniz soru bankası istediğiniz formatta (sürükle bırak, çoktan seçmeli, eşleştirme, doğru-yanlış, yazılı vb.) ve istediğiniz öğeleri kullanarak (metin, görsel, video, ses) sorular oluşturabilir, tek bir yerden sınavı uygulayıp değerlendirebilirsiniz.
Karar alma süreçlerine dahil edin
Fiziksel eğitimin sağladığı hareket alanına ve aktif katılım imkanlarına doğal olarak sahip olmayan uzaktan eğitim, özellikle yaşı küçük öğrenciler için motivasyon kırıcı olabiliyor. Oluşturacağınız düzeni benimsemeleri ve aidiyet hissedebilmeleri için ders yapısı ve işlenişiyle ilgili kararlara onları da dahil etmeye çalışın.
Örneğin ilk ders kendi aralarında bir “sınıf kuralları” listesi oluşturmalarını, beklentilerini ve sınıfta neyin olmasından rahatsızlık duyacaklarını paylaşmalarını isteyebilir, sınıf dinamiklerine ve taleplerine göre alternatif ders işleme yöntemleri düşünebilirsiniz. Ödevler konusunda da birkaç seçenek sunmak ve esneklik göstermek, kendi seçimleri doğrultusunda ilerleyecekleri alan tanımak motivasyonlarını artıracaktır.
Ders dışında sosyalleşme imkanları yaratın
Güvenli bir öğrenme ortamı için grubun birbiriyle kaynaşması, rahat hissetmesi önemlidir. Özellikle çocukluk ve ergenlik çağındaki öğrenciler için akranlarıyla sosyalleşme eğitimin ve kişisel gelişim sürecinin temel parçalarından biri. Akranlar arası sosyallik benlik algısının gelişmesi, özgüven, empati ve çeşitli bilişsel, duygusal, sosyal beceriler için gereklidir. Peki bunu uzaktan eğitimde nasıl sağlayabilirsiniz?
İlkokul ikinci sınıf öğretmeni Kailyn, dersler arasında verdikleri 20 dakikalık aralarda Zoom’u açık bırakarak yaptıkları “dijital teneffüs” uygulamasını faydalı buluyor: “Bu çocukların okuldaki teneffüslere benzer şekilde özgürce oyun oynayabildikleri bir zaman dilimi yarattı. Oyuncaklarını getirip birlikte hikayeler oluşturuyor, günlerinin nasıl geçtiğinden bahsediyor, şakalaşıyor ve birlikte bir şeyler atıştırıyorlardı.”
Oyuna alan açın
Yaşı kaç olursa olsun, doğru yer ve zamanda oyun dinamiklerini hayatın tüm alanlarına taşımak insanların motivasyonunu artırır ve modunu yükseltir, dolayısıyla öğrenme deneyimine de olumlu etki eder.
“Gamification” adıyla da bilinen, son dönemde popülerleşen oyunlaştırma tekniği basitçe oyun dinamikleri ve kurallarının (ödül sistemi, hikayeleştirme vb.) oyun dışında bağlamlara dahil edilmesidir. Oyunlaştırmanın derslerde kullanıldığında öğrencilerin katılımına pozitif etki ettiğine dair çeşitli araştırmalar bulunuyor. Uzaktan eğitimde oyunlaştırmayı nasıl kullanacağınıza dair detaylı bilgi edinmek için bu yazımıza göz atabilirsiniz.
Etkin (aktif) öğrenmeye teşvik edin
Etkin öğrenme stratejileri, yani terimi 1991 yılında ilk kez ortaya atan Bonwell ve Eison’ın tanımıyla “öğrencilerin bir şeyler yapmasını ve yaptıkları şey üzerine düşünmesini gerektiren tüm eğitsel aktiviteler” modern eğitimin vazgeçilmez bir parçası. Uzaktan eğitimde kamera önünde kalmaları gerektiği için hareket alanları kısıtlanan öğrencileri derslerde edilgen konumdan çıkaracak aktivitelere yer açmalısınız.
Tabii ki burada tam anlamıyla fiziksel aktiviteden bahsetmiyoruz. Kastedilen, ders içeriğiyle aktif şekilde ilişkilenmelerini gerektirecek; video izlemek, ekrana yansıtılan sunumu takip etmek, bu içerikle ilgili tartışmalara katılmak, Google Docs ya da Vedubox gibi bir platformda ortak bir dosyaya notlar almak, canlı anketlere katılmak gibi aktiviteler. Columbia Üniversitesi Eğitim ve Öğretim Merkezinin “Zoom platformu için aktif öğrenme stratejileri” makalesini inceleyerek daha fazla fikir edinebilirsiniz.
Düzenli geribildirim sistemi oluşturun
Bedensel ipuçlarını ekrandan okumak yüz yüze ders anlatmaya kıyasla zor oluyor. Bu da öğrencilerle kopukluk ve iletişim güçlükleri yaratabiliyor. Özellikle daha çekingen öğrencilerin kendilerini ifade edebilmeleri ve genel olarak sınıfın nabzını tutabilmek için hem ders esnasında hem de ders dışında geribildirim verebilecekleri sistemleriniz olsun.
Örneğin ders başında veya sonunda Zoom’un chat kısmından kısaca ruh hallerine dair bir cümle yazmalarını, veya ders esnasında belli emojilerle ihtiyaçlarını ve taleplerini ifade etmelerini isteyebilirsiniz. Hatta kendi aranızda belli emojilere özel anlamlar yükleyerek bir sınıf dili oluşturabilirsiniz. Alternatif olarak her hafta derse dair ufak bir paragraf yazarak dönem sonunda teslim etmelerini isteyebilir, öğrencilerinize düzenli bir “öğrenim günlüğü” tutturabilirsiniz.
Akran öğretimi için fırsat yaratın
Deakin Üniversitesi Ölçme ve Dijital Öğrenme Araştırma Merkezinin kurucu yöneticisi Profesör David Boud akran öğretimini “bağımsız öğrenmeden birbirine bağlı ya da müşterek öğrenmeye geçiş” olarak tanımlıyor. Yani öğrencilerin kendi aralarında, işbirlikçi şekilde ders içeriğiyle etkileşime girmesi denebilir.
Öğrencilere hem sorumluluk aşılaması, hem de öğrendiklerini akıllarında tutmalarını kolaylaştırması bakımından pek çok eğitimcinin tercih ettiği bir yöntem. Özellikle fiziksel sınıf ortamından uzak kalındığı durumda öğrencileri derse “çekmek” için mutlaka işbirlikli öğrenme fırsatları yaratmalısınız. Bunun grup ödevleri ve projeleri, birbirlerinin ödevlerini değerlendirme, tartışma grupları oluşturma gibi birçok yolu var. Zoom’un breakout rooms özelliği özellikle kalabalık sınıflarda faydalı olabiliyor.
Daima B planınız (hatta C, D, E…) olsun
Belki en bariz ama en elzem nokta, yaşanabilecek teknik sorunlara karşı hazırlıklı olmak. Teknolojik imkanlarla iyice aşina olmanın önemini en başta vurgulamıştık, ancak tekrar hatırlatalım. Muhakkak önceden farklı alternatifleri kullanmayı öğrenin ve ihtiyacınız varsa ekipman eksiklerinizi (mikrofon, kamera, internet menzil genişletici vb.) tedarik etmeye çalışın.
Öğrenim dönemi süresince öğrencilerinizin veya sizin internet erişiminde ve kullandıkları cihazlarda çeşitli sorunlar yaşanabilir. Bu durumlar için farklı iletişim kanalları, kaçırılan dersleri telafi edebilecekleri alternatif ödev ve aktiviteler, telafi sınavı formatları, sınavlar için de mümkünse birden çok gözetmen ayarlamak gibi önlemler alabilirsiniz. Nasıl bir strateji seçerseniz seçin, mutlaka öğrencilerinizle üzerinden geçip onları alternatifler hakkında bilgilendirin. Ders planlarınızı olabildiğince esnek tutun.
Uzaktan eğitim çoğumuz için yeni ve alışılmışın dışında bir kavram, ancak gelecek yıllarda da hayatımızda olmaya devam edecek. Umarız verdiğimiz ipuçları online ders planınızda yardımcı olur.
Ayrıca hibrit eğitim modeli hakkında daha fazla bilgi için ilgili yazımızı ziyaret edebilirsiniz.