Başarı için çabalarken bir sorunun cevabını bulmanın yalnızca kısa bir bilgi kartı okumak kadar kolay olabileceğini biliyor muydunuz? Mikro öğrenme tanımı en genel anlamıyla bireylere kısa ve konuya odaklanmış modüllerde bilgi materyali sağlamanın bir yolu olarak bilinmektedir. Öğrenmek istediğiniz bilgiye ihtiyaç duyduğunuz genel tanımı alıp küçük öğrenme birimlerine bölmek gibi düşünülebilir. Kısa öğrenme deneyimleri olarak da bilinmektedir. Bu yazıda mikro öğrenme nedir ve neden önemsenmelidir sorusuna odaklanıyoruz.
Teknoloji odaklı bu yenidünyada e-öğrenme kavramı her zamankinden daha popüler. Microlearning olarak da anılan mikro öğrenme sistemi geleneksel eğitim sürecini bir sonraki seviyeye taşımaktadır. Akıllı telefondan dizüstü bilgisayar ya da masaüstüne kadar herhangi bir cihaz üzerinden erişim için tasarlanmış bir eğitim türüdür. Eğitim alan kişinin hareket halindeyken yoğun programlarına ve eksiksiz modellerine ulaşabilmeleri anlamına gelir. Aynı zamanda mobil ve tablet cihazlar için oldukça uygundur. Bu da esnek öğrenmeye izin verir. Tipik bir mikro öğrenme materyalinin uzunluğu iki ila beş dakika arasındadır. Kısa ve hızlı bir öğrenme yöntemidir.
Kısa ve tekrarlayan parçalar halinde öğrenme konusu yabancı bir dil ya da müzik aleti gibi becerileri öğrenmenin etkili bir yolu olarak uzun zamandır kabul edilmiştir. Bununla birlikte artık mikro öğrenmenin mesleki beceri ve performans için de etkili bir araç olduğu bilinmektedir. Yapılan araştırmalar bilgiyi daha uzun ve daha yoğun bir zaman çerçevesi yerine küçük ve yönetilebilir parçalar aracılığıyla aldığımızda öğrenmeyi hatırlama olasılığımızın da daha yüksek olduğunu bulmuştur. Mikro öğrenme genellikle teknoloji tabanlı veya teknolojiyle geliştirilmiş bir eğitim şeklidir.
Neden Mikro Öğrenme Neden Önemsenmelidir?
Mikro öğrenme sistemi kısa süreli öğrenme etkinlikleri olarak adlandırılmaktadır. Öğrenciler bu şekilde istedikleri zaman ve mekânda çalışabilirler. Kısa bilgi içerikleri sunarlar. İçerik, Metin’den tam gelişmiş etkileşimli multimedyaya kadar birçok şekilde olabilmektedir. Fakat burada önemli nokta kısa ve hap bilgi şeklinde olmasıdır. Mikro öğrenme her zaman küçük bilgi parçacıklarını odaklanır. Bunların tüketilmesi hızlı ve kolaydır bu da eğitim almak isteyen kişilerin günlük görevlerinin yanında kesinti olmadan bilgiye ulaşmalarını sağlar.
Mikro öğrenme neden önemsenmelidir sorusuna bu sistemin faydalarına değinerek yanıt verelim. Öncelikle öğretmenin daha kısa olması hızlı biten kurs anlamına gelmektedir. Mikro öğrenme ile bir saat içinde onlarca ünite içeren bir kurs oluşturabilmek mümkündür. Bu da yeni eğitim taleplerine ya da iş hedeflerine çok daha hızlı yanıt vermenize olanak sağlar.
Bu sistemler aynı zamanda eğer öğrenme sistemleri olduğu için daha az kaynak ve daha az eğitmen gerektirmektedir. Mikro öğrenim tabanlı platformları kullanmak süreci çok daha fazla kolaylaştırmaktadır. Günümüzde insanlar saatte yaklaşık sekiz kez akıllı telefonlarını kontrol etmektedir. Daha kısa dijital öğrenme içerikleri ile dikkat çekmek çok daha kolaydır. Ortalama öğrenme oturum süreleri yaklaşık 20 dakikadan 5 dakikaya geriledi. Bu nedenle de çalışanlar ve öğrenciler, e-öğrenme kurslarına mobil cihazlarda, hareket halindeyken de erişmek istiyor. Çevrimiçi olduğumuzda aşırı bilgi yüküne maruz kalıyoruz. Aynı zamanda geleneksel eğitim sisteminde de kullanılan yöntem bu şekilde ilerliyor. Fakat bu her zaman en etkili yöntem olmuyor. Öğrenciler yüksek bilgi yoğunluğuna konsantre olmakta zorlanabilirler. Bilgiyi tüketmeyi ve özümsemeyi kolaylaştıran başka bir yaklaşıma baktığımızda karşımıza mikro öğrenme sistemleri çıkmaktadır.
Normal uzaktan eğitim kursları gibi birçok konuyu kapsayabilir ve bir konuya geniş bir genel bakış sunan kurslar oluşturulabilmektedir. Bununla birlikte mikro eğitim sistemleri öğrenciler için ilgi çekici bir eğitim yöntemidir. Geleneksel eğitimle karşılaştırıldığında akıllı telefondaki bir uygulama şeklinde olduğu için motivasyon sağlamaktadır.
Mikro öğrenme çalışmalarında bu kısa bilgiler tekrar etmeye yöneliktir. Sürekli tekrarlanan bu çalışmalar başarıyı da garantiler ve mikro öğrenme birimleri ile oldukça uyumludur. Tek başına metin öğrencileri sıkabilmektedir. İlgilerini korumak için videolar, fotoğraflar, çizimler ve animasyonlar gibi ilgili multimedya varlıklarını ekleyerek mikro öğrenmeyi daha eğlenceli hale getiren uygulamalar mevcuttur. İçeriği kısa ve kolayca tüketilebilir birimlere bölmek öğrenmenin daha az göz korkutucu olmasını sağlar. Bu, eğitim içeriğini tüketmeyi daha az stresli hale getirir. Buna karşılık, bu bilişsel aşırı yüklenmeyi azaltır ve bilginin kalıcılığını artırır.
Mikro öğrenme ile, ilgili tüm materyallere dayalı öğrenme deneyimleri oluşturulabilmektedir. Örneğin, iki dakikalık bir video, iyi tasarlanmış bir infografik veya kısa bir podcast bölümü ekleyebilirsiniz. Aslında, öğrenmenin %83’ü görsel olarak gerçekleşir, bu nedenle metin ağırlıklı belgelere alternatiflerin iyi çalışması gerekir. İki ila beş dakika içinde kolayca tüketilebilen bir bilgi kesinlikle eğitim alan kişilerin ilgisini çekecektir. Bununla birlikte aralıklı tekrarların yapılabilmesi de öğrenmeyi pekiştirecektir.
Bu içerik parçaları aracılığıyla öğrenmeyi ve performansı mümkün kılan verimli sistemler aynı zamanda bireyin ihtiyaç duyduğu her durumda erişilebilir. Microlearning sistemleri genellikle video ile ilişkilendirilse de kendi hızınızda e-öğrenme, oyunlar, bloglar, iş yardımcıları, podcast’ler, infografikler ve görselleri de kapsar. Kişi, kendi özel durumuna ve öğrenme ihtiyaçlarına en uygun medya türünü seçmelidir. Mikro öğrenme ile öğrenciler daha büyük bir başarı duygusu hissetmektedirler. Ödüller hızla kazanılır ve ilerleme somuttur. Kısa sürede hedeflerine doğru büyük bir adım attıklarını hissetmek, öğrencileri tekrar tekrar geri dönmeye motive eder.
Belirli bir zaman dilimine bağlı olmak yerine gerektiği kadar uzun olmalıdır. Mikro eğitim sistemlerinde bilgiler yeterli ölçüde kullanılmalı ve sunulmalıdır. Bununla birlikte her mikro öğrenme adamının sonunda bir bilgi sınavı ya da değerlendirme biçimi dahil etmek etkili bir yaklaşım olarak görülmemektedir. Bir kişi mikro öğrenmeye her eriştiğinde bir sınavı tamamlamak zorunda kalırsa motivasyonu düşebilir. Bu aynı zamanda mikro öğrenmenin doğal olarak gelen kısa ve hızlı bilgi hedefine de uymamaktadır.
Öğrenme kursları gibi mikro öğrenme yöntemleri de maliyetleri azaltır ve geliştirme hızını arttırır. Eğitimcinin zamanı için para ödemeye, fiziksel sınıflar için maliyet çıkarmaya gerek kalmaz. Eğitim kılavuzu gibi kâğıt üretimlerini en aza indirir ve böylece doğaya da katkı sağlar. Dijital içerikleri güncellemek her zaman çok daha hızlı ve pratiktir.
Pratik araçlar, şablonlar, araştırma ve öngörüler de dahil daha fazla kaynağa uzaktan eğitim konusunda uzman Vedubox ekibi ile ulaşabilirsiniz. Başarılı bir dijital öğrenme projesinin anahtarı, hedeflere odaklanmak ve işe yarayan çözümler yaratmaktır. E-öğrenme projeniz için en iyi yaklaşımdan emin değilseniz, detaylı bilgi için hemen iletişime geçebilirsiniz.
Bu sistemler sayesinde önceden planlanmış eğitim günlerine ihtiyacınız olmaz. Çalışan eğitimi için bir araç olarak da sunabilen mikro öğrenme ile işletmeler, öğrenmeyi iş akışına yerleştirmenin ne kadar pratik olabileceğini de görmüş olurlar. Mikro öğrenme, mesleki beceriler kazanımı konusunda esneklik sağlar. Zamana duyarlı diğer görevlerde daha az kesinti sunar. Mikro öğrenme küçük bilgiler şeklinde görülebilir ama kesinlikle güçlüdür. Günümüzde popülaritesi artmaya devam etmektedir. Mikro öğrenmenin erişimi kolay, tamamlanması hızlı ve oldukça etkilidir. Sonuç olarak, yenilikçi sistemlerle öğrenmek isteyen bireylere hitap etmek istiyorsanız kesinlikle eğitim yaklaşımınızın bir parçası olması gerekir. Detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilir, ücretsiz demo talep edebilirsiniz.
Bu yazı da ilginizi çekebilir: http://vedu.etgigrup.com.tr/mikro-ogrenme/